24 Temmuz 2010 Cumartesi

terlemekten nefret ederim.

acayip sıcak bugünler. özellikle sabaha karşı odam yanıyor. o yüzden uyumak benim için çok zor bir aktiviteye dönüştü. uykusuzum dolaşıyorum yine. ve terlemekten nefret eden bir insan olarak sinirlerim de epeyce bozuk.

yarın felan da ozancığım geliyor bize. ters bir zamanda gelmiş olmasına rağmen çok eğleneceğimizi biliyorum. altın ekmek de getircek bana. günlerimi de şenlendiricek. ve sanırım babamı siyasi büyüklerinden saydığı için epeyce soru yağmuruna tutucak. evdeki yemek yağması da beni korkutmuyor değil. öf tüm yemekleri yiycek, aç kalcam.

yazbitmesinamayeağ.

he burcu kızı da geldi. mutluyuz.

haydi şarkı söyleyelim.

21 Temmuz 2010 Çarşamba

I'm ready for more than this.

ben geldim.

benim yokluğumda yeterince düğün gezilmiş, sarı cadı nefreti yeterince arttırılmış hatta son dozuna çıkarılmış. eh ne diyim herşeyde bir hayır vardır.

o kadar yorgunum ki. kendimi ev hanım(kadın)ı gibi hissediyorum. yemek yap, temizlik yap falan filan. ayh hayat çok zor.

o değil de ağzımın yeni üyesi olan dişimi o kadar çok sevdim ki. ona senin sevdiğin sosisli ve böğrek ilen hoşgeldin partisi bile düzenledim. işte böyle. dişçi hanımla 6 ağustosta görüşmek üzre.
sarışın mavi gözlü olup, bu ikiliyi batıran o sinsi bakışlı,bücür kızdan nefret ediyorum. düğündeki elinde çocuğuyla oturan büyümüş halinden de nefret ediyorum.


o kızı melek sananlar da beni çok mutsuz ediyor.
sarı cadıdan nefret ediyorum!nefret ediyorum!nefret ediyorum!nefret ediyorum! nefret ediyorum!nefret ediyorum!nefret ediyorum!nefret ediyorum!nefret ediyor..nefret ediyo..nefret edi..nefret..nefret..nefre..nef..n.

18 Temmuz 2010 Pazar

dün gece kınada, bu gece de düğündeydim. bu sayede etrafı güzelce inceleme imkanı buldum. bunu yaparken beynim sikilmedi değil ama olsun.

dün gece kına küççük bir evdeydi. ayaklarıma çivi topuklar girecek diye çok korktum. ama bence sıcaktan ölme ihtimalim daha yüksekti.

bu gece de düğün. ama öncesinde gelin çıkarma işi vardı. tuğba abla içerde kalmamı istedi. genç kızlardanmışım ya. oğlan tarafı gelince kapıda durduk falan. açmadık. çirkeflik yapan oğlan tarafı parayı vermek zorunda kaldı.

düğünde de gelinin annesinin masasında olduğumdan, takılar konusunda çıkan kavgadan yeterince haberdar oldum. oğlan tarafı yeniden çirkeflik yaptılarsa da benim tuttunu koparan çanakkaleli çirkef kızlarım istediklerini aldılar. kız tarafının taktıklarını kopardılar.

dönüşte tutulan araba ise çok renkliydi. ilk olarak türk sanat müziği sanatçısı olan ilknur abla şarkı söyledi. şoför de kendini tutamayıp ilahi söyledi. ordan sarhoş bizi eğlendirdi. evet, çok güldüm.

topuklularımla felan düğünde kız tarafında.

takı töreni esnasında kaçıp çiğ köfte yediğimi itiraf edicem.

ve blog kardeşim, burcu ablan bizi unuttu, sana katılıp bunu da burdan dillendiriyorum.

evlenmek de çok zormuş. ve çirkef dünür epeyce bir zormuş.

15 Temmuz 2010 Perşembe

let my love open the door

özlediğimden haber de alamıyorum şimdi. nerdesin ya sen? dün gece uyuyamadım ama telefonum da çalmadı. ve hala bekliyorum. kafamda kötü şeyler dolaşıyor bu esnada.

olaylar beni korkutuyor ama bir yandan da kendimi sevmeye başlıyorum. çünkü artık ben biliyorum. ve bildiğimi safça yaşıyorum artık.

aktaş'ım, bugün kitabımı alıyorum ve başlıyorum.

ve sen.. hala aklımdasın.

12 Temmuz 2010 Pazartesi

we are the dandy cowboys

evde boş boş oturmacalar başladı. evet hiç bir şey yapmadan, malak gibi yatıyorum. hatta şu an yabancı bir kanalda bir yarışma izliyorum. kızlar bir adamı etkilemeye çalışıyorlar. adam bi biriyle çıkıyo, bi birini götürüyor. oh valla. kızların kıskançlık dolu bakışları, çirkeflikleri, yavşaklıkları da görülmeye değer. ama adam da işini biliyo he.

sabah koşmaları devam ediyor bu arada.

o değil de babam beni çok sinir etmeye başladı. saçma sapan hareketlerde.. annemi anlamaya başladım ve sanırım ikimizi beraber delirticek. kendisi hakkında bildiğim şeyler de beni daha da soğutuyor. uyuz oluyorum evet.

özlediğimden de dün haber alamadım, hiç rastlaşamadık. üzüldüm. haber bekliyorum.